KTEF
Düşünce Kulübüne
Hoş Geldiniz
“Gezegenimize yönelik en büyük tehdit, onu başka birinin kurtaracağına olan inançtır.”
Robert Swan
MEDENİYETİN 21. YÜZYILDAKİ DURUMU
‘’ Yaklaşık 250 yılın sonunda, kapitalizm amacına ulaşmış, zenginlik, üretim araçları ve para sistemi bir grubun eline geçmiştir. Küresel toplumda, “parayı yaratıp zengin olanlar” ve “para için çalışıp fakir olanlar” şeklinde sınıf oluşmuştur.
Devletler para, sermaye sistemleri ve halklarının temel ihtiyaçlarının üretiminde büyük öneme sahip kritik üretim araçları üzerindeki hakimiyetlerini kaybetmişlerdir. Borca dayalı para sisteminin sonuna gelinmiştir. Devletler borçlarını çevirememe, halklarının temel ihtiyaçlarını karşılayamama ve vatandaşlarının birçoğunun fakirleşmesi riski taşımaktadır. Siyasi yozlaşmalar sonucu siyasi istikrarsızlık ve kavgalar artmıştır. Küresel savaş riski yükselmiştir. Çevresel bozulmalar ve iklim değişikliği, temel ihtiyaçların karşılanamaması tehdidini ortaya koymaktadır. Doğal kaynaklar tükenmektedir. Tüketime dayalı ekonominin sonuna gelinmiştir. Küresel ekonomik buhran, sivil huzursuzluklar çıkma ihtimali yüksektir. Tek dünya devleti kurulma ihtimali ulus devletlerin ve insanlığın bağımsızlığını tehdit etmektedir. İnsanlığı zor günler beklemektedir ve bu zor günler çok yakın görünmektedir.’’
İnsanlık tarihinin para üzerine kurulmuş ve en gelişmiş son medeniyeti küresel olarak çökmek üzeredir. Birey olarak insanın, toplumların, şehirlerin, devletlerin, doğanın ve dünyanın tüm sorunlarının kökeni, paranın yanlı yaratılması, yanlış kullanılması, haksız kazanılması ve adaletsiz paylaşılmasıdır. Para ile kurulan medeniyet, paranın yozlaşması ile çöküş tehdidi altındadır.
Para sosyal bir olgudur ve sosyal olaylara sebep olması çok doğaldır. Doğal olmayan, insan aklıyla icat edilmiş kuramsal bir kavram olan paranın medeniyeti, doğayı, dünyayı ve insanlığı nasıl bu hale getirebilmiş olmasıdır.
‘’İnsanlık, 21.yüzyıl itibariyle, kendi aklıyla icat ettiği paranın kölesi haline gelmiştir.’’
Uygarlığın nihai şeklini aldığı son çatışma, para ve kan arasındaki çatışma yakındır.
Oswald Spengler 1880-1936
Yakın bir zamanda, fiat para birimini kullanmaya devam etmek isteyen batı medeniyetlerinin, altına dayalı paraya dönmek isteyen doğu medeniyetleriyle çatışmasının yaşanabileceği öngörülmektedir.Türkiye, hem coğrafi, hem de karar verme konusunda tam olarak ortada kalmaktadır. Bilim insanları, bu çatışmaların sonucunun insanlığı taş devrine kadar geri götürebileceğini iddia etmektedir.
İnsanlık neden para için savaşıyor? İnsanlık yeni bir para birimi arıyor. Dünyanın sorunlarının çözümünün en baştaki yolu, uygulanabilirliği kalmayan kapitalizmin ve borca dayalı para sisteminin küresel olarak değişmesidir.
“Mevcut gerçeklikle savaşarak hiçbir şeyi değiştiremezsiniz.
Bir şeyi değiştirmek için mevcut modeli geçersiz kılan yeni bir model oluşturun.”
Buckminster Fuller
Dünyayı içinde bulunduğu çıkmazdan yalnızca yeni bir ideoloji kurtarabilir. Zolarizm, 21. Yüzyıla kadar insanlara, insan ve toplum ilişkilerine, ulus devletlere, doğaya ve dünyaya zarar veren tüm ideolojilere alternatif bir yaklaşım olarak ortaya çıkmıştır.
Zolarizm, insanlığın, lidersiz bir dünya düzeninde, küresel olarak adil, kontrolsüz ve evrensel bir para sistemi ile birleşmesi, başta üretim araçları ve bankalar olmak üzere, bireysel ve toplumsal yaşam için gereken tüm sistemlerin ve doğal kaynakların sahipsizliği ilkesine, bunların, kârsız, faizsiz ve vergisiz işletilmesine dayalı, doğa ve insan odaklı bir ekonomik teoridir.
Zolarizmin merkezindeki özellikler, özel mülkiyetin doğal kaynakların sürdürülebilirliği ile sınırlanması, zenginliğin sermaye olarak kişisel çıkar amaçlı kullanılamaması, paranın insanlık ve doğa yararına yaratılması ve bankaların, üretim araçlarının ve doğanın sahipsizliği, karsız, faizsiz ve vergisiz bir ekonomik sistem, zenginliğin toplumsal fayda yaratılarak kazanılması, kişisel çıkar için bireyin çalıştırılamaması, paranın savaş ve terörde kullanılamaması, savaşsız ve silahsız bir dünya düzeni, doğal kaynakların sürdürülebilirliği, üretimde geri dönüşüm, doğaya yatırım, yeni yaşam kültürleri oluşturulması, dünyadaki her bireye evrensel temel gelir verilmesi gibi, kapitalizme taban tabana zıt, birçok farklı yaklaşım, yeni ekonomik ve etik prensibi içerir.
Benzerlikleri olsa da, sosyalizm ve türevlerinden çok farklıdır. Zolarizmin hiçbir siyasi yönü olmadığı gibi, siyasi iradeleri ve ideolojileri para sisteminden ve silahtan ayırır. Bu ayırım dünyaya barış, huzur ve istikrar getirecektir.
"Filozoflar şimdiye kadar dünyayı sadece çeşitli şekillerde yorumladılar.
Ancak mesele onu değiştirmektir."
Karl Marx, 1818-1883
KÜRESEL TOPLUM EKONOMİK FORUMU (KTEF)
Dünyadaki sorunların birçoğunun para ve bankacılık sisteminin kendisinden kaynaklandığı ve para ile oluşan tüm sorunların adil bir para sistemi ve yeni ekonomik yaklaşımlarla çözülebileceği inancıyla kurulmuş bir düşünce kulübüdür.
Para kavramı ile oluşan dünya sorunlarına çözüm üretmek, küresel toplumdan fikir alarak, ideal para sistemini teorik olarak yaratmak; doğaya, dünyaya ve insanlığa zararı olmuş veya olacak, birçok ideolojiye alternatif bir ideoloji olan Zolarizmi geliştirerek başta dünya liderleri, kurumları, devlet başkanları olmak üzere küresel topluma tanıtmak en önemli misyonumuzdur.
Üçüncü milenyumda medeni bir yeni dünya düzenini kurmak için sekiz milyardan fazla insana ihtiyaç duyulmaktadır.
Dünyadaki tüm yanlışlıkları bilen, doğruyu ve adaleti arayan ekonomistleri, toplum bilimcileri, düşünürleri, yazarları, siyaset bilimcileri, yöneticileri, hukukçuları, akademisyenleri, doğa severleri, barışseverleri, insanların, doğanın ve dünyanın sorunlarına çözüm arayan herkesi kulübümüze davet ediyoruz.
Fikirlerinizle bize katılın, insanlık parayı yeniden yaratsın, dünyaya barış gelsin, doğa yenilensin.